6 Haz 2011

GİTMEK

Hiç kimse zamansız bir gidiş duymak istemez değil mi?Düşünsenize herşeyi bırakıp gitmek iyi,kötü herşeye sırtını dönüp gitmek.Yaşananları terketmek.Bu ne kadar da kolay gelir bizlere.''GİDERİM''deriz.Yazık hemde çok yazık.Bırakabilir miyiz kaçabilir miyiz yaşananlardan?ASLA.....

  Ama gideriz hemde ağlayarak.Dünyaya lanet ederek.Öyle gariptir ki sırtını dönüp gitmek ya da içinden kopan acılara kulak verememek.O acıyı taşıyıpta gitmek.Yoklukla varlık arasındaki büyük savaş ama hangi tarafta olduğun belli değil.Hani bazen ''SEN'' sen değilsin.''SEN'' bu olamazsın deriz öyle birşey belkide ''BEN'' ben olamam , ben giderim diyemem ama demişsindir ve gitmişsindir.
''SON PİŞMANLIK FAYDA ETMEZ'' derler ya.O misal son duraktan geri dönen bütün seferler iptal edilir.Soğuk bir şehirde gittikçe uzaklaşan bir benlikle kaybolursun.O şehir seni yutarken yalnızlığın kimsesizliğin gelir aklına bu seni o kadar yakar ki canın o kadar yanar ki nefesin kesilir.
Son cümlelerin yüreğini çizmesi gibi ya da yüreğinde yangınların çıkmasıyla yanan bir şehir gibi.Düşüncelerin en zifiri olanı parlar o an. En zifiri olanına sarılmaktan başka çaren yoktur.O düşünceyle birliktede kaybolursun. 
   Bazen elimizde olmaz , gitmak zorunda kalırız.İşte o an .Hani talan oldum deriz ya ,mahvoldum,bittim işte öyle.Biz o an biteriz.Bir mum nasıl biterse bizde öyle biteriz.Yakmışlardır bizi yüreğimizden ve erimeye başlarız.Her yere ve herkese sanki ilk kez görüyormuş gibi bakarız.Bildiğimiz tek şey bahçelerinde koştuğumuz,arkadaşlarımızla sohbetlerimiz veya oraya ait ne varsa bir daha olmayacaktır.Herşey,herkes farklılaşacaktır.Hiç birşey eskisi gibi olmayacaktır.Bunları bilmek ve gitmek.İçimize bir gözyaşı damlatırız ve bakarız herkese imrenerek.Yine bir aradalar,yine beraberler bense yarın yokum.Sessizliğe gömülürüz yavaş yavaş.Bir kalp kırıklığıyla haykırırız içimizden ''NEDEN BEN ? HANİ MASALLAR GÜZEL OLURDU BU BENİM MASALIMI BİTİRMEK DEĞİL Mİ??Evet burdaki masalın bitiyor ve bir yenisi için hazırlığa başlıyorsun.Tıpkı oyuncular gibi nasıl bir oyunları bitince yenisini hazırlayıp oynuyorlarsa gidişlerimizde hep böyle olur.Son kez bakarız.''Ey ağaç kardeş,ey dünyanın en güzel kuşu,dünyanın en iyi insanları,üstünde yürüdüğüm kaldırımlar...''GİDİYORUM UNUTMAYIN BENİ''
  Zaman nasıl da hızlı geçmiştir.Nasıl da gitme vakti çabuk geliyordur.Artık son dakikalarındır.Bir yaprak gibi,hani birden rüzgar çıkarda yaprağı savurur ya.Şimdi de seni zaman savurmaktadır.Kelimeler boğazda düğümlenmeye başlar.Gözler dolar, gözaltlarndaki şişmelere ne demeli ya da bacakların artık vücudu taşımaması .Son kez görmek için son bir çırpınışla etrafı incelemeye çalışmak.Sonrası mı? Sonrası bir karanlık farklı bir yerde farklı insanlarla gözünü açarsın.Zindanlar dolusu yanlızlığına sığınarak.''Çok çalıştım gitmeyede kalmaya da .İkiside aynı acı,ikiside rezil.Daha öncede gitmiştim ama böyle kalarak değil'' sözleriyle birşeylerin hep eksik olduğunu anlatmaya çalışırsın.Kimse duymaz seni,duyanlarda alışırsın der ve gider.

    Her nasıl gidersen git ikiside düşündürür seni.Saatlerce düşünürsün.Nerde yanlış yaptım dersin.Dönüşlerin hep boş olur ve biter....

3 yorum:

  1. Hayırlı olsun canım:) her zaman beklerim, yazılarınla hoş geldin..sevgilerimle

    YanıtlaSil
  2. Hayırlı olsun inşAllah :)
    Çok güzel yazıların..
    Yüreğine sağlık..
    İzleyicin olmak istedim hata verdi,tekrar denicem inşAllah :)
    Sevgilerimle..

    YanıtlaSil
  3. ilginiz ve alakanız için çok teşekkür ederim.
    Umarım güzel şeyler olur .

    SAYGILARIMLA...

    YanıtlaSil